Okullar açılıyor. Bu vesile ile çocuklarımızın bağışıklık sistemine farklı bir açıdan bakmaya hazır mısınız? Yazımıza buyrun!
Çocuklarımızın bağışıklık sistemini güçlü tutmak için neler yapıyorsunuz? Paketli gıdadan uzak tutma, topraktan gelenle beslenme ya da bazı vitamin takviyeleri… Tüm bunlar son derece doğru yönelimler ve çocuklarımızın bağışıklığını güçlendirmede de oldukça etkili yöntemler. Ancak bir de işin görünmeyen kısmı var.
Şöyle ki, virüsle yaşamaya çalıştığımız şu dönemde el temizliği ve hijyenini üst düzeyde tutmak için antibakteriyel ürünler ve dezenfektanlara çokça yöneliyoruz. Peki hem kendimiz hem de çocuklarımız için kullandığımız, mikroplar kırılsın diye elimize yüzümüze bolca sürdüğümüz bu madde ne kadar sağlıklı dersiniz? Dahası bu maddelerin içerisindeki zararlı bileşenlerin bağışıklığı düşürdüğünü biliyor muydunuz? Bu yazımızda, kimyasal içeren bu etken maddeler hakkında hiç bilmediğin gerçekleri açıklayıp, alternatif olarak neleri tercih edebileceğinizi açıklıyor olacağız. Keyifli okumalar! 😊
Cildin Yapısı ve Özellikleri Nasıldır?
Yediğimiz gıdalar, bir takım sindirim enzimleri ile parçalanarak mide, bağırsaklar karaciğer gibi pek çok aşamadan geçer. Bir kısmı dışkı ile atılır. Vücuttan atılamayanlar ise kana ve dolayısı ile bedene karışarak vücutta toksin olarak birikmeye başlar. Ancak cildin yapısı ve emilimi bundan oldukça farklıdır. Çünkü cildimiz sünger gibidir. Üzerine sürdüğümüz her şey, hiçbir bariyer olmadan doğrudan kan dolaşımına karışır. Bu esnada bedenin doğal bilgeliği olan yabancı maddeleri algılama ve hücreye girişini engelleme görevi de her zaman etkili çalışmaz. Günlük düzenli kullanılan ürünlerde ise cilt yorulur ve bir noktadan sonra geçişe izin verir.
Öte yandan yapılan araştırmalara göre WiFi radyasyonu gibi suni elektromanyetik alanlar, hücrenin yabancı maddeleri algılama ve geçişini engelleme mekanizmasını devre dışı bırakıyor. Bu da bize gösteriyor ki cildin geçirgen yapısı ve özellikleri, kimi zaman bizler için tehlikeli olabiliyor. Üzerine uygulanan her şeyi emerek doğrudan kana karıştırması bunun en büyük örneği. Üstelik buna saç derimiz de dahil!
Dezenfektan ve Antibakteriyel Ürünler Neden Zararlı?
Cildimizin geçirgenlik yapısının nasıl çalıştığını yukarıda belirttik. El hijyenini korumak üzere yöneldiğimiz dezenfektanlar ve antibakteriyel ürünlerin, yapılarından da biraz bahsetmek istiyoruz. Öncelikle antibakteriyel sabunları ele alalım. Buna göre;
Dezenfektan ürünlerinin sağlığımıza verdiği zararlarsa şöyle;
Tüm bu bilgiler doğrultusunda pandemi sebebi ile çocuklarımızın, okullarda sıkça dezenfektan, antibakteriyel sabun gibi kimyasal madde kullanımlarını gözden geçirmeliyiz. Çünkü bu maddelerin, vücuda zehir saçmalarının yanı sıra bağışıklığı düşürdüğünü de unutmamalıyız. Peki, virüs ve bakterilerden vücudu korumak için başka neler kullanabiliriz?
Temiz İçerikli Ürünler ile Çocuklarınızın Bağışıklığını Güçlendirin
Aslında tüm bu kimyasallara ihtiyacımız yok. Neler kullanabileceğinize dair işte birkaç öneri;
Temiz beslenme ve vitamin takviyeleri dışında çocuklarımızın bağışıklığını güçlendirmek aslında yine bizim elimizde. Virüsü geride bırakıp, çocuklarımızı güvenle okula gönderebileceğimiz o günlere özlemle… Ayrıca çocuklarımıza şimdiden başarı dolu bir eğitim-öğretim yılı olmasını diliyoruz. 😊